İstanbul’da Kent Laboratuvarı

Araştırma projeleri ile dikkatleri üstüne toplayan Columbia Üniversitesi, New York, Amman, Bombay, Pekin, Rio de Janerio, Johannesburg ve Tokyo’dan sonra İstanbul’u da bilgi ağına ekleyerek, kentlerin geleceğinin konuşulduğu Studio-X İstanbul’u Karaköy Salı Pazarı’nda açtı.

Araştırma projeleri ile dikkatleri üstüne toplayan Columbia Üniversitesi, New York, Amman, Bombay, Pekin, Rio de Janerio, Johannesburg ve Tokyo’dan sonra İstanbul’u da bilgi ağına ekleyerek, kentlerin geleceğinin konuşulduğu Studio-X İstanbul’u Karaköy Salı Pazarı’nda açtı.

Sergiler, yarışmalar, atölye çalışmaları, yayınlar, gösteriler ve paneller gibi projelerle en iyi fikirleri kentin gelişimi için bir araya getirecek olan Studio-X Istanbul’un direktörlüğünü de Mimar Selva Gürdoğan üstlendi. Herkesin bildiği gibi Gürdoğan, 2006 yılında eşi ve iş ortağı Danimarkalı Gregers Tang Thomsen ile kurdukları Superpool Mimarlık ofisinde İstanbul’un sorunlarını irdeleyen ve bu sorunların çözümlerini araştırmayı kendilerine misyon edinmişlerdi. Biz de bu ay Superpool kurucu ortağı ve Studio-X İstanbul’un Direktörü olan Selva Gürdoğanile görüşerek, mimari üretimlerini ve Studio-X İstanbul hakkında konuştuk.

Studio-X Istanbul’u anlatabilir misiniz?
Studio-X Istanbul, kentin bugün ve gelecekte karşılaşacağı sorunları tanımlamayı ve çözümleri için yeni düşünce biçimleri üretmeyi hedefliyor. Bu doğrultuda Studio X Istanbul uzmanlar, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimler arasında bilgi alışverişini sağlayacak yeni bir platform oluşturmayı hedefliyor.

Bu platform Columbia Üniversitesi'nin kendi geleceğini küresel dünyada tanımlamak için attığı bir adım. Mimarlık Fakültesi Dekanı Mark Wigley için de çok önemli bir proje Studio-X ağı. Studio-X Istanbul mekânında yapılacak tartışmalar New York üzerinden yapılmayacak, burası Starbucks gibi "dünyanın her yerinde aynı kahveyi satarız" fikri ile açılmıyor. Dünyayı anlamak için İstanbul’da olmak gerektiğini düşünüyor Mark Wigley ve bu sadece son on yılda İstanbul öne çıkan bir şehir olduğu için değil, binlerce yıldır insanlık şehri düşünürken İstanbul’u da düşündüğü için. Studio-X yeni bir kültürel durum denemesi Wigley'e göre, yeni bir üniversite denemesi. Şehri konuşan herkes bu masada buluşabilecek, Columbia Üniversitesi de bu öznelerden yalnızca birisi olacak.

Yakın dönem projeleriniz nelerdir?
Geçtiğimiz hafta Columbia Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Mark Wigley ile Kent Laboratuvarı’nın açılışını gerçekleştirdik. Burada ilk yılımızı araştırma projelerine ayıracağız ve kent ile ilgili yeni sorular sormaya çalışarak, şehir sağlığı ve birçok tasarımcının üzerinde çalıştığı güncel bir konu olan yürünebilirlik üzerine çalışmalarda bulunacağız. Hem sanatçıları hem de mimarlık ve şehircilik öğrencilerini kapsayacak şekilde kent ve hafıza üzerine projeler yürütmeyi de planlıyoruz.

Studio-X Istanbul’un ilk sergisi ‘Collecting Architecture Territories’ ise açılışla birlikte kentin gündemine sunulacak. Sergi; son 30 yılda giderek sayısı artan özel sanat koleksiyonları kaynaklı kurum ve vakıfların kapsam ve çeşitliliğini değerlendirmeyi, müzecilik ve koleksiyon oluşturma biçimleri üzerindeki etkilerini haritalamayı amaçlayan bir araştırma ve eğitim projesi.